Malatya Çevre Platformu üyeleri Arguvan Şotik bölgesi Yoncalı barajı mevkiinde eylem yaptı. Çevreciler, “sondajlardan dökülen atık zehirli sular baraj isale kanalları ile sulu tarım yapılacak olan tüm arazilerimizi zehirleyecek, dolayısıyla ekilen ürünlerden sağlıklı mahsul alamayacağız” dediler.
Malatya Çevre Platformu üyeleri Arguvan ilçesi yoncalı barajı yakınlarında ‘doğama dokunma’ sloganıyla eylem yaptı. Ttarımsal alanda kullanılan sulama sularına zehir karıştığını belirten çevreciler, duruma tepki gösterdi.
Konuya dair Malatya Çevre Platformu yönetim kurul üyesi ve Arapgir temsilcisi Muharrem Bayram, bir açıklama yaptı. Bayram açıklamasında maden arama sondajlarına dur demek için bir araya geldiklerini ifade ederek, “Birlikteyiz çünkü derdimiz ortak, mücadelemiz de ortak. Dayanışma güçlendirir, sesimize ses, gücümüze güç katar. Birlikteyiz çünkü aynı doğanın, aynı coğrafyanın insanlarıyız. Havamız, suyumuz, toprağımız aynı. Doğanın siyaseti, partisi yok. Dili, dini, ırkı, etnik kimliği de yok” dedi.
Vahşi kapitalist politikalarla son yirmi yılda doğanın hunharca talan edildiğini, tüm yeraltı ve yerüstü kaynaklarının sonlandırılarak, sürdürülebilir yaşamı ve doğanın ekosistemini yok ettiğini vurgulayan Bayram, “Ülkemizdeki tüm su kaynaklarımız maden şirketlerince ya zehirlenerek kullanılmaz haldeler, ya da kurutulmaktalar” diye konuştu.
“ÜLKEMİZİN TÜM İL VE İLÇELERİ MADEN LOBİLERİNCE, TALANA MARUZ KALDI”
Her türlü denetimden uzak bu maden ocakları köyün, köylünün ortak merasını, yaylasını, otlak alanlarını, tapulu arazisini, bağını, bahçesini bazen zorlayarak, bazen kamulaştırma ile yok pahasına satın alarak insanları üretimden men ettiğinin altını çizen Bayram, şunları dile getirdi:
“Çevre dostları, doğamız, yaşam alanlarımız, ülkemizin tüm il ve ilçeleri maden şirketleri ve onların işbirlikçi maden lobilerince soyguna, vurguna, talana çevre felaketine maruz kalmış bulunmakta. İlimiz Malatya ve tüm ilçeleri de aynı durumdan nasibini almış olup, İlçemiz Arguvan’da ise 29 adet ÇED başvurusu yapılmış durumda. Bu maden sahaları Şotik, Göçeruşağı, Çakmak (Sığırcıuşağı), Yoncalı (Birik), Alhasuşağı, Bellikler, Gökağaç, Kömürlük, Kuruttaş, Ermişli köylerimizi kapsamaktadır. Şu an bulunduğumuz bölge Arguvan ilçemizin Şotik (Atma) köyü, Aşağı Konak, Emir Hasan mezrasıdır. Ağustos 2020 yılından itibaren 200 adet sondaj yapılmakta olup, yeni numaralandırmalar her geçen gün artarak devam etmektedir. Maden sahası olarak gördüğümüz bu yerler, aynı zamanda uzun yıllardır devam eden Yoncalı Barajının Su Havzasıdır. Eğer bu sondajları engelleyemezsek, sondajlardan dökülen atık zehirli sular baraj isale kanalları ile sulu tarım yapılacak olan tüm arazilerimizi zehirleyecek, dolayısıyla ekilen ürünlerden sağlıklı mahsul alamayacağız, aldıklarımızı da yiyemeyeceğiz.
MADENLER YERİNE ÜRETİM KOOPERATİFLERİNİ HAYATA GEÇİRMELİYİZ
Oysa Arguvan karasal iklimi ve susuz coğrafyasıyla, yeşili çok az, en çok tarım yapılan ilçelerimizden biridir. Atalık tohumlarımız olan sarıbursadan unlarımızla, kundurudan bulgurumuzla, nohutumuzla, mercimeğimizle, fasülyemizle coğrafi işareti alınmasa da kaybedilecek tohumlar değildir. Daha nice atalık tohumlarla her türlü çiftçilik yapılmaktadır. Yaşadığımız vahşi kapitalizm sürecinde kaybolmanın sürecine ramak kalmış doğal atalık tohumlarımızı zehirli topraklarla, sularla yok etmek yerine onlara sahip çıkıp, köylünün çiftçinin yatırım teşvikleri ile desteklenerek üretim yapmasının önünü açmak, yetiştirilen ürünlerin aracısız doğrudan tüketicilerle buluşturmak için başta yerel yönetimler olmak üzere üretim kooperatiflerini hayata geçirmeliyiz.”
Mehmet YALMAN/MALATYA