Start Haberler Çevre Haberleri AKP, 315 bin hektar doğal alanı daha madenlere açtı.

AKP, 315 bin hektar doğal alanı daha madenlere açtı.

0
AKP, 315 bin hektar doğal alanı daha madenlere açtı.

AKP, 315 bin hektar doğal alanı daha madenlere açarken, bu alanın yüzde 40’ı Kürt coğrafyasında

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG), 641 adet maden sahasını aramalara açmak üzere, kapalı teklif-açık arttırma usulüyle, ihale yapacağını duyurdu. 69 il coğrafyasının 314 bin 692.12 hektar doğal alanın daha önce ihale edilmiş olan 1 milyon 550 bin hektarı aşan büyüklüğüyle 2 milyon hektara ulaştı. İhale edilmek istenen alanın yaklaşık yüzde 40’ının Kürt coğrafyasında olması dikkat çekerken, ihale edileceği açıklanan toplam alanın yaklaşık yüzde 10’u Karadeniz Bölgesi’nde yer alıyor. AKP iktidarı 2020 yılı Eylül ayı içinde 68 il 766 noktada 900 bin hektara yakın orman, mera, yayla ve tarım arazisini kapsayan alanlarda maden sahaları için ihaleler sonrasında dikkat çeken son ihaleyle doğa düşmanı yüzlerini bir kez daha ortaya koydu.

2 ihalede 479 bin hektar!

Kürt coğrafyasında 115 bin 957.02 hektar doğal alan maden şirketlerinin hizmetine verilip yağmalanarak yok edilecek. Geçtiğimiz eylül ayında yine aynı coğrafyada 363 bin hektar doğal alan için ihale yapılırken bu rakam 479 bin hektara ulaştı. Son ihalede öne çıkan bir diğer bölge ise Karadeniz Bölgesi. Karadeniz Bölgesi’nde toplam 27 bin 294 hektar ormanlık alan işgal edilirken, işgal edilen coğrafyadaki iller içinde Gümüşhane 6 bin 232 hektar, Ordu 10 bin 562 hektar, Kastamonu 10 bin 500 hektar doğal yaşam alanı yağmaya açılmak isteniyor. İhale edilmek istenen doğal alanların içinde Şırnak coğrafyası 17 bin 580 hektarla rekor seviyede işgalle karşılaşırken, Şırnak’a en çok yaklaşan il 17 bin hektar alanla Kayseri. İzmir’de yağmaya açılan doğal alanın 11 bin 372 hektar olması bir diğer dikkat çeken nokta.

Kürt coğrafyasındaki iller!

Çok büyük ölçekte doğal alanın şirketlere peşkeş çekilmesiyle yıkıma uğrayacak iller ise şöyle: Adıyaman’da toplam 2 bin 930.38 hektar alanda 6 ihale. Bingöl toplam 4 bin 378.01 hektar alanda 4 ihale. Bitlis 7 bin 508.34 hektar alanda 5 ihale. Diyarbakır 2 bin 592.49 hektar alanda 12 ihale. Elazığ 16 bin 315.82 hektar alanda 26 ihale. Erzincan 5 bin 003.16 hektar alanda 8 ihale. Erzurum 13 bin 478.55 hektar alanda 10 ihale. Hakkari bin 816.92 hektar alanda 2 ihale. Kars 2 bin 485.53 hektar alanda 3 ihale. Malatya 4 bin 694.45 hektar alanda 7 ihale. Maraş 14 bin 107.28 hektar alanda 19 ihale. Mardin 994.44 hektar alan için 1 ihale. Muş bin 880.94 hektar alanda 3 ihale. Siirt 10 bin 033.63 hektar alanda 7 ihale. Dersim 3 bin 034.79 hektar alanda 4 ihale. Urfa 192.43 hektar alanda 7 ihale. Van 875 hektar alanda 4 ihale. Batman 3 bin 976.29 hektar alanda 2 ihale. Şırnak 17 bin 580.40 hektar alanda 17 ihale. Iğdır 2 bin 078.16 hektar alanda 2 ihale.

Talep toplamaya devam!

Türkiye coğrafyasının yüzölçümü olan 780 bin km2 alanda veri toplayıp uluslararası piyasada bu verileri paylaşmak amacıyla iktidar tarafından havadan jeofizik ve jeokimya haritası hazırlandı. Sondajlı maden arama çalışması kapsamında, 2017 yılında 930 bin metre, 2018 yılında ise yüzde 66 artışla 1 milyon 544 bin metre sondaj yapıldı. Ortaya çıkarılan verilerle madencilik yatırımlarının artırılması için yabancı yatırımcılara yönelik İngilizce ve Çince “Maden Yatırım Rehberi” hazırlandı. Bu rehberle uluslararası maden şirketleriyle Türkiye coğrafyasındaki maden rezervleri ve yer bilgileri erişime açılmasıyla birlikte talep toplama işlemi başlatıldı. Son 3 yıldır oluşturulan taleplerle birçok doğal yaşam alanı maden şirketlerine satıldı. En son 69 il coğrafyasının 314 bin 692.12 hektar doğal alanı için 641 noktada ihaleye hazırlanılırken, geçen yıl 900 bin hektar doğal alan için 766 noktada ihaleye çıkılmış olması iktidarın talep toplama işini aralıksız sürdürdüğünü gösteriyor. 

İktidarın son kozu

AKP iktidarı milyonlarca hektar doğal alan için de binlerce maden ihalesine çıkarken, normal şartlarda bu büyüklükte ihaleler yapmak için talep oluşturması bile imkansız denilebilir. Ancak iktidarın kamuya ait neyi var neyi yok satmış veya rehin vermiş olması nedeniyle, doğal yaşam alanlarının bir biçimde sermayeye açılmasını sağlamak dışında bir seçeneği kalmamış olduğu ve son kozlarını oynadığı görülüyor. Yıllardır doğal yaşamı yağmaya açma amacıyla MTA tarafından yapılan binlerce sondajın verileri iktidar tarafından kurulan kurumlar eliyle tüm dünyaya pazarlandı. ABD, Kanada ve İngiltere için madencilik önemli bir sektör olarak öne çıkarken, dünyanın dört bir yanındaki coğrafyaları yerle bir edip zehirleyen ve halkları kölelik koşullarında çalıştıran bu ülkelerin tekel konumundaki 3-4 şirketi Türkiye’de madenciliği forse ediyor. 

Siyanüre sınırsız özgürlük

Türkiye coğrafyasının dört bir yanında dağlar taşlar delik deşik edilip her türden maden çıkarım işlerinin tamamı yerli gibi gözükse de büyük maden tekellerinin alt taşeronu olan ‘yerli’ şirketler tarafından yürütülen bir yağma süreci aralıksız devam ediyor. Ormanlar, koruma alanları, su havzaları, meralar yağmalanarak yok edilirken tarım ve hayvancılıkta sona gelinmiş durumda. Altın, gümüş vd. birçok madenin siyanürle işlenmesi iktidar tarafından desteklenirken, sular ve topraklar zehirleniyor. Köylüler köylerinden edilirken, doğada yaşayan binlerce canlının yaşam alanları işgal edilerek katliama uğratılıyor.

EKOLOJİ SERVİSİ /yeniyasamgazetesi

Yorum Yaz

Diese Website verwendet Akismet, um Spam zu reduzieren. Erfahre mehr darüber, wie deine Kommentardaten verarbeitet werden.